-
1 atmak
atmak <- ar> v/t werfen; schießen; wegwerfen; jemanden hinauswerfen; verbannen; fam flunkern; Besprechung usw verschieben -e auf A; Brief einwerfen; Brücke usw sprengen; Fremdkörper ausscheiden; Mängel beheben, beseitigen; Kugel stoßen; Pfeil abschießen; tun, geben (-e in A, Salz usw); Satellit starten, abschießen; Farbe verschießen, verbleichen; Naht, Marmor usw platzen;b-ne dayak atmak jemanden verprügeln;hapse atmak ins Gefängnis werfen;-in rengi atmak Person erblassen; Sachen verblassen;(havaya) silah atmak einen Schuss (in die Luft) abgeben;b-ni sokağa atmak jemanden auf die Straße setzen;bş-i sokağa atmak etwas zum Fenster hinauswerfen;şafak atıyor der Tag bricht an;b-nde şafak atmak es mit der Angst zu tun bekommen;bş-e tarih atmak das Datum auf etwas setzen;-in tohumunu atmak den Keim legen zu;bş-i b-nin üstüne atmak jemandem etwas zuschieben;atma Recep, din kardeşiyiz scherzh wer’s glaubt, wird selig! -
2 atmak
1) werfen3) ( oynamak) spielen5) ausstoßençevreye zararlı madde \atmak Schadstoffe ausstoßençığlık \atmak einen Schrei ausstoßendemir \atmak den Anker auswerfen9) ( imza) leistensigorta attı die Sicherung ist durchgebrannt2) ( fam)tepesi \atmak ausrasten, hochgehen, platzen -
3 para
para sGeld nt, Währung f\para basmak Geld drucken; (kumarda ortaya \para koymak) Geld setzen\para bozmak Geld wechseln\para çekmek Geld abheben; ( sızdırmak) Geld abzapfen\para harcamak Geld ausgebenbirinden \para koparmak ( fam) jdm Geld abknöpfen\para yıkamak ( fig) Geld waschen\parasına oynamak um Geld spielenbir şeyi \paraya çevirmek etw zu Geld machensağlam \para wirtsch harte Währung -
4 para
para Geld n; HIST Para m (40. Teil des Kurusch);para babası steinreich; fig Geldsack m;para bozmak wechseln, fam klein machen;para canlısı geldgierig;para cezası Geldstrafe f;para çantası (oder kesesi) Portemonnaie n;para dökmek (sein) Geld vergeuden; (viel) Geld investieren;para etmemek zu nichts taugen; nichts hermachen;para ile değil spottbillig;para kırmak Geld scheffeln;para pul Geld n, klingende Münze;para sıkıntısı Geldsorgen pl;para tutmak Geld anhäufen; Geld haben;para yapmak fam Geld machen;para yemek Geld vergeuden; fig fam sich schmieren lassen;-e para yedirmek jemanden mit Geld überschütten; bestechen A;paradan çıkmak sich verausgaben;parası pul olmak jemandes Geld an Wert verlieren ( oder vergeudet werden);
См. также в других словарях:
sokağa atmak — 1) birini düşkün, yoksul kalacak biçimde evden, iş yerinden uzaklaştırmak veya kovmak İnsanı kolundan tutup sokağa atmazlar. Halikarnas Balıkçısı 2) para, eşya vb.ni boş yere harcamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
parasını sokağa atmak — değeri olmayan bir mala para vermek … Çağatay Osmanlı Sözlük
sokak — is., ğı, Ar. zuḳāḳ İl, ilçe vb. yerleşim bölgelerinde, iki yanında evler olan, caddeye oranla daha dar veya kısa olabilen yol Biraz sonra şehrin bütün sokaklarında süvariler dörtnala koşmaya başladılar. Ö. Seyfettin Birleşik Sözler sokak çocuğu… … Çağatay Osmanlı Sözlük
para — is., ekon., Far. pāre 1) Devletçe bastırılan, üzerinde değeri yazılı kâğıt veya metalden ödeme aracı, nakit 2) Kazanç Balıkçılıkta para vardır ama dalgıçlık kadar genç işidir. S. F. Abasıyanık 3) esk. Kuruşun kırkta biri Birleşik Sözler para… … Çağatay Osmanlı Sözlük
silkelemek — i 1) Üstündeki şeyleri düşürmek, kaydırmak için bir şeyi üst üste, birden silkmek 2) Kuvvetle sarsmak Birini yakasından tutup silkelemek. 3) mec. Dövmek 4) mec. Sarsmak, etkilemek 5) mec. Yük olan, yük sayılan birinin geçim ve sorumluluğunu… … Çağatay Osmanlı Sözlük